Sayın Cumhurbaşkanım,

27 Mayıs Perşembe günü, 1966’dan sonra, tekrar Malazgirt’e gittim.

Tarihi ilçeye 7 km mesafedeki Tendurek (resmi adı Hasretpınar’mış) köyünde medfun, 1925’te aruz vezniyle Kürtçe, Farsça ve Arapça yazdığı divaniyla ünlü, dedem Molla Zahir’in (D.1882 - Ö. 21 Ocak 1966) mezarını ziyaret ettim.

Haşmetli Süphan Dağı ile karşı karşıya olan mütevazi mezarında yatan, annemin babası Molla Zahir-i Tendurekî’nin bu kıymetli eseri, 20. yüzyılın başında yazılmış Kürt edebiyatının bir klasiği kabul ediliyor. 

Hocaların hocası Molla Zahir’in Arap alfabesiyle elyazması çoğaltılan 99 şiirinin yer aldığı eserinin bir nüshası da elimizdedir.

Dedem, Norşin Medresesi’nin “Hazret” namıyla tanınan müderrisi Şeyh Ziyaeddin Efendi’nin gözde talebelerindendir. Önce hocasının oğlu, bir müddet sonra da değerli hocası vefat edince, bu eserini kaleme alıyor.

Şunu da hemen ilave etmek hakkaniyet icabıdır. Çok zengin olan Türk Divan ve Cumhuriyet dönemi edebiyatında, dedem gibi üç dille yazan şair oldukça azdır. Bunlar arasında Fuzulî, Nefî, Yavuz Sultan Selim, Şükri-yi Bitlisî gibi birkaç isim bulunmaktadır. Seydayê Molla Zahir’in kasideleri bir asırdır Kürt medreselerinde zevkle okunmaktadır. Bu eser, 2007 yılında Nûbihar Yayınları tarafından Latin harfleriyle basılarak Cumhuriyet neslinin istifadesine sunulmuştur.

55 yıl sonra ziyaret ettiğim Malazgirt eskiye göre daha kalabalıklaşmış bir köy görünümünde. Kaymakamlık binası, mimarisiyle güzel bir geleceğin müjdecisi. Tendurek yolunu sorduğumuzda, Malazgirt-Ahlat otobanının köy yolunu ikiye böldüğünü öğrendik. Kaymakamlık, Millet Bahçesi önünden geçip otobana ulaştık. Sol tarafımızda tüm ihtişamıyla çocukluk arkadaşım/sırdaşım Süphan Dağı ve yemyeşil buğday tarlaları arasında bir yılan gibi kıvrılan yola girdik. Rengarenk çiçeklerle çevrili yolda adeta büyülendim. Bu altın sarısı çiçek, annemin çok sevdiği herdemciwan değil miydi? Bu mor olan, lavanta çiçeği miydi? Bu kırmızı çiçek de gelincikti. Rüyalarıma giren gelincik tarlalarını tamamlayan onlarca değişik çiçek arasında, tam bir doğa aleminde vecd içindeydim. Tendurek köyü, oturduğumuz komşu köy Derik’e göre kavak ağaçları, kuş cıvıltısı ve “Kulleteyni/havuzu” ile hafızamdaki müstesna yerini hep koruyor.

Ve dedemin mütevazi mezarı…

Yok olmaya hazır mezarlardan farkı, etrafındaki kaba ve yer yer çatlamış duvarın varlığı… Yüzümü Süphan Dağı’na çevirip Fatiha okuyorum. Anneannem Rukiye Hanım ve küçük yaşta vefat eden yaşıtım dayım Cevat’ın mezarlarını ise bulamıyoruz.

Müslümanca bakış açısına göre bu mütevaziliğe itirazım yok. Ama bir edebiyat dehasına ait mezarın belirgin olmasını istemek de bence bir hakşinaslıktır. Çünkü Sultan Alparslan’ın 1071’de kazandığı Malazgirt Zaferi Anadolu’nun tapusudur. Molla Zahir’in “Divan”ı ise bu kutsal topraklara vurulmuş bir “mühür” dür.

Müderris-şair Molla Zahir ile ilgili akla gelen ilk etkinlik, adının medfun olduğu Tendurek’e verilmesidir. Bu isim, Muş ve Malazgirt’teki okullara ve Üniversite dersliklerine de verilerek yaşatılabilir.

“Zafer Haftası”nda kendisi ile ilgili bir sempozyum da düzenlenebilir. Bu konuda Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayhan Tek ve Öğretim Görevlisi Av. Nevzat Eminoğlu konuyla ilgili isim yapmış akademisyenlerdir.

Bu iki değerli isim rehberliğinde 2025’te Divan’ın yazılışının 100. yılı münasebetiyle uluslararası bir sempozyum hazırlığı da programa alınabilir.

Molla Zahir, 7 Temmuz 1993’te vefat eden İstanbul-Beykoz Müftüsü rahmetli Mehmet Abidin Karakaya’nın kayınpederidir. Rahmetlinin Göksu Mezarlığındaki cenaze törenine Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olarak katıldığınız için size minnettarlığımı bir kez daha ifade etmeyi vazife biliyorum. Mola Zahir “Milli Görüş/Erbakan Hareketi”ni TBMM’de beş dönem İstanbul senatör ve milletvekili olarak temsil eden Av. Ali Oğuz’un da büyük kayınbabasıdır. Torunu gazeteci Rahmetullah Karakaya ve Yargıtay’dan 2018’de emekli olan hakim Rafetullah Karakaya da tanıdığınız isimlerdir.

Molla Zahir-i Tendurekî’nin bu yılki Malazgirt Zaferi programında hakkettiği yeri alacağı umuduyla sağlık ve afiyet dilerim.